Almanca bilmenin faydaları öncelikle olarak iş hayatında ve kişinin kişisel gelişimi üzerinde görülür. Almanca bilmenin kişinin yaşamı üzerindeki yararlarını başlıklar halinde inceleyelim.

Almanca Bilmenin Kültürel Gelişime Katkısı

Dünya’da en yaygın dillerden biri olması büyük yarar sağlar. Almanca aşağı yukarı yüz yirmi ve yüz otuz milyon arasında insanın ana dili olarak kullanılır. Yani Almancanın resmi dil olduğu ülke Almanya ile sınırlı değildir.

Başka ülkelerde de kullanılır. Bu ülkelerin başında Almanya, İsviçre, Belçika, Avusturya, Lihtenştayn ve Lüksemburg gelir.

Bazı ülkelerde ise azınlık dili olarak kullanımı mevcuttur. Bu ülkeler ise Polonya, Macaristan, Çek Cumhuriyeti ve İtalya’dan oluşur. Hakim olduğu ülkelerin gelişmişlik düzeyinden bu dilin ehemmiyeti de anlaşılır. Yani Almanca konuşan ve anlayan birisi, bu ülkelere gittiğinde buranın halkı ile kolayca iletişimde bulunabilir.

Almanca Bilmek Akademisyenler Ve Öğrencilere Olanak Sağlar

Almanya, yabancı öğrencilere yönelik çeşitli imkanlar sağlar. Değişim programları ile Almanya’ya gelen yabancı öğrencilere part time çalışma izni verilebiliyor. Almanca öğrenen öğrenciler bu süreci iyi değerlendirip kişisel gelişimlerini arttırma imkanına sahip oluyor.

Ayrıca İngilizcenin ardından en çok kullanılan bilim dili olması sebebiyle akademisyenler içinde çalışma alanı oluşturuyor. Haliyle yayımlanan bilimsel makale, dergi ve kitapların büyük çoğunluğu Almancadır.

Almanca Ve Entelektüellik İlişkisi

Almanca öğrenenler, tarih, arkeoloji ve sanat tarihi açısından çok değerli olan eserleri rahatça okuyabilir ve inceleyebilir. Önemli bilim adamlarından sadece birkaçı olan; Friedrich Schiller, Wolfgang von Goethe, İmmanuel Kant ve Karl Marx tarafından vücuda getirilen çalışmaları yazıldığı dilde okuyabilmek önemli bir ayrıcalıktır. Bununla beraber akademik olamayan Almanya kökenli kitap, dergi ve gazete yayınlarını da okuyabilmek kişisel gelişimi destekler niteliktedir.

Almanca Bilmenin Medya Okuryazarlığı Üzerindeki Desteği

Almanca öğrenmenin yaraları arasında en önemli detaylardan biri siber ortamlarda açığa çıkar. Bunun nedeni internet ortamındaki büyük platformların çoğunda Almanca yayımlar olmasıdır. Edebi eserleri okuyabilmenin yanında, internette Almanca çalışmalarla yol almak bir hayli mümkündür.

Seviyelerine Göre Almanca Eğitimi

Başlangıç, orta ve ileri düzeyde olmak üzere temellenen ve bunların alt eğitimleri de olan Almanca eğitimi sistemi hakimdir. Temel bilgilerin öğretildiği A1 seviyesinden sonra A2 evresine geçilir. A2, orta seviye olarak adlandırılmakla birlikte kendi içinde A2/1, A2/2, A2/3 olmak üzere seviyelere ayrılır.

Bu orta düzeyde genel olarak aşama aşama basit cümle oluşturma, günlük konuma metinleri, belirli olarak belirlenen konularda rutin işlerden bahsetme, bildiğiniz konular hakkında kelime dağarcığını geliştirme odaklı diyaloglar kurabilirsiniz. Intermediate olarak geçen bu evrede aslında kendinizi ifade etmeyi öğrenirsiniz.

Ve artık tek başına kaldığınızda kişisel işlerinizi A2’nin sonlarına doğru kendinizi halledebilir pozisyona gelirsiniz. Bu seviyeden sonra upper-ıntermediate olarak ifade edilen ortanın üstü yani B1 seviyesi gelir. Bir önekinde olduğu gibi bu seviye de B1/1, B1/2, B1/3 olarak bölümlenir. Ülkede kalmak ve bir işte çalışmak için firmaların yabancılarda istediği seviyedir. İş hayatını sürdürebilecek seviyeye gelirsiniz.

Anlamını bilmediğiniz kelimeler ile karşılaşsanız bile cümlenin akışından anlarsınız. Bu seviyenin sonlarında bir ofis yönetebilecek seviyede olursunuz. İleri seviye olarak geçen B2 seviyesi de B2/1 ve B2/2 olarak ayrılır.

Toplantılarda ve tartışma panellerinde özgüvenle kendinizi ifade edebileceğiniz aşamaya ulaşırsınız. Son olarak ana diliniz kadar rahat konuşabileceğiniz üst ileri seviye olarak geçen C1 ve C2 seviyeleri vardır. Burada artık Almancanın akademik metinlerini bile rahatlıkla anlayabilirsiniz. Eğitiminizi başarılı olarak aldıysanız bir Alman kadar iyi konuşmanız mümkündür.